MİTOLOJİ – 3
Şubat 14, 2018
NEFİS
Mart 5, 2018
Hepsini Göster

Tolkien ve Gerçek Öykü

Tolkien’s legendarium olarak da adlandırılan Tolkien’in eserleri ile yazdığımız ve inşallah devam edecek olan mitoloji yazılarında dikkatimizi çeken birçok ortak noktayı farkettik. Birçok ortak nokta diyoruz zira bu yazıda detaylarına değinmeyeceğimiz ama başka yazılarda değinmeyi düşündüğümüz noktalar da var. Bu yazıda eserleri genel olarak ele alıp, mitoloji serisinde değindiğimiz gerçek öykü konusunu Tolkien’in eserlerinde inceleme niyetindeyiz.

Gerçek öykü tanımının yapıldığı Mircea Eliade’nin kitabından yaptığımız alıntıyı burada bir kez daha hatırlayarak başlayalım.

“ Kızılderili Pawneeler gerçek öykülerle yalancı öyküleri birbirinden ayırırlar. Gerçek öykülerde dünyanın kökeniyle alakalı olanları en başa koyarlar. Bu öyküdeki kişiler tanrısal, doğaüstü, göklerle yada yıldızlarla ilgili varlıklardır. Bu öykülerin ardından ulusal kahramanın olağanüstü serüvenlerini anlatan öyküler gelmektedir. Bu masalları da sihirbaz-hekimlerle ilgili öyküler izler. Bir büyücünün insanüstü güçleri nasıl elde ettiğini yahut bir sihirbaz/şaman topluluğunun nasıl doğduğunu anlatır.”

Şimdi adım adım gerçek öykü ve Tolkien’in eserlerindeki olayları inceleyeceğiz. Gerçek öyküde dünyanın kökeniyle alakalı olanları en başa koyarlar ifadesi mevcut. Efsane-i Tolkien de Silmarillon kitabı da böyle bir bölümle başlar Ainurun Müziği Bölümü. Aiunurun müziği bölümünde Ardanın kökeni anlatılır. Tanımdaki gibi Ailnur’un müziği bölümünde geçen Valar bu tanıma uymakta ve doğaüstü bir konumda bulunmakta. Valar göklerle hem zahiri manada hem batıni manada ilişkilidir.

Efsane-i Tolkien’de yine birçok ulusal kahramanın olağanüstü serüvenleri anlatılmakta. Eserlerde geçen üç tür(Elf, insan ve cüce) içinde bu olağanüstü serüvenler mevcuttur. Feanor’un Melkor’la kitaba da ismini veren Silmaril mücadelesi, cücelerden Thorin Meşekalkan’ın yalnız dağdaki ejderhaya karşı olan yolculuğu, ve Aragorn’un krallığa giden yolda ölüler ordusuyla teması akla gelen ulusal kahraman serüvenlerinden birkaçıdır.

Burada dünyanın kökeniyle ilgili kişilerin tanrısal, doğaüstü, göklerle yada yıldızlarla ilgili varlıklardır tanımına geri dönerek yıldızlarla alakalı varlıklardır bölümünü eserlerde inceleyeceğiz. Yıldızlarla ilgili varlıklara geçmeden önce yıldız kelimesine bir göz gezdirelim. Yıldız kelimesi hayli ilginç bir yolculuğa sahiptir. Doğudan batıya, kuzeyden güneye star kelimesinin kökeni pek fazla değişmemiştir. Farsça sitare, Hintçe tara yıldız demektir. Burada sevdiğimiz birinden bir yıldızla alakalı bir alıntı yapmak istiyoruz.

Star -à Story -à his story(history)

Yıldızın hikaye ile hikayenin de tarihle(his story) yani O’nun hikayesiyle bir bağlantısı vardır. Birer Maiar olan ve Ainur’un müziğinde de yer alan ve Orta dünyaya gönderilen beş büyücüye İstari denilmektedir. İstari de yine yıldız kelimesinin köklerini taşımakta. Beş büyücünün Valar tarafından seçimi, Orta dünyaya gönderiliş amaçları ve güçlerinin kısıtlanması detaylı olarak Silmarillon kitabında anlatılmıştır. Gerçek öyküler tanımının son parçası olan büyücü topluluğunun doğuşuna denk düşmekte bu anlatılanlar. Bu yıldız-büyücü bağlantısına Akadçada da rastlamaktayız. Akadça istaru ay tanrısı demektir.

310993_121176884650130_120725101361975_85832_1441609629_n

Buraya kadar olan inceleme yapmamızın sebebi Efsane-i Tolkien-i kategorilendirme arzusudur. Öykü yalancı öykülere mi yoksa gerçek öykülere mi mensuptur? Bu kategorilendirmenin sonucu Efsane-i Tolkien’i tür olarak gerçek öykü kategorisine sokmakta. Zira en ince detaylarda bile gerçek öykülerden izler taşımakta. Sadece bu yazıda verdiğimiz Akadçadan örnek bile bu izlere misal teşkil eder. Peki Efsane-i Tolkien’de anlatılanlar yaşandı mı? Bu soruya cevap vermekten kaçınarak bir bakış açısı kazanma niyetindeyiz.

Efsane-i Tolkienl ile mitolojilerde benzer konuların geçtiği malum. Göklerin ve yerin yaratılışı, iyilik kötülük başlangıcı, ejderhalar vb. birçok ortak konu geçmekte. Eserlerde dönemler anlatılmakta. Yaratılış, ağaçların çağı sonrasında güneş çağı ve güneşin üçüncü çağı. 3. Çağda Tek yüzük yok edilir ve yüzüğün yok edilişi ile Orta Dünya yeniden refaha kavuşur. Bu dönemde alınan kararla Elfler ölümlü toprakları terk ederler. Bu terki Yüzük kardesliğinin birkaç üyesinin terki izler. Böylece 3. Çağ biter ve 4. Çağ başlar. Bu çağda unutma başlar. Ejderhaların nesli çok zaman önce zaten tükenmişti. Elf etkilerinden geriye kalanlar tamamen yok olmuştu bu anlatılan son çağda. Burada Galadriel’in şu sözünü anımsarsak;

“Bir zamanlar unutulmaması gerekenler unutuldu. Tarih efsane(legend) oldu; efsaneler de mit oldu.”

GriLimanlar

Bahsolunan 4. Çağ ile günümüz dünyası paralellik göstermekte. Uzak zamanlarda olan ejderhalar, türlü varlıklar nesli tükenmiş yahut göç hasebiyle Orta Dünyayı terk etmişlerdir. Bu göçler ve yok oluşlardan dolayı 4. Çağa insan çağı denmiştir. Efsane-i Tolkien’in gerçek öykü kategorisinde yer aldığını belirtmiştik. Mitolojik dönemin nerede nasıl bir kesintiye uğradığına dair 4. Çağda anlatılanlar önemli ipucu vermekte. Amacımız bakış açısı kazanmaktı. Bu amaçla durarak world kelimesini etimolojik açıdan inceleyeceğiz. World kelimesi wer(man) ve ald(age) kelimelerinden oluşmakta ve “Age of man” -İnsan Çağı demektir. 4. Çağın isminin insan çağı olduğunu yukarıda bahsetmiştik. Acaba world-age of man kelimesi bize o günlerden kalan bir miras mıdır? Middle Earth bu şekilde World’e mi dönüşmüştür??? Dedigimiz gibi amacimiz sadece bakış açısı kazanmak.

*Not: Bir önceki yazımızda değindiğimiz ejderha konusuna yeteri kadar eğilemediğimizden maalesef ileri bir tarihe ertelemek zorunda kaldık.

1 Comment

  1. İlhan dedi ki:

    Değindiğiniz konular içerisinde özellikle star’dan story’ye dönüş oradan da history’nin oluşumu gerçekten önemli gibi gözüküyor. Ben bu konuda “yıldız” kelimesinin Türkçe etimolojisinin de araştırılması gerektiğini düşünmekteyim. Yıl, Yılan, Yılkı, Yıldırım, Yıldız gibi kelimeler de aynı şekilde değerlendirilmeli bence. Biraz beyin cimnastiği yaparsak eğer tüm bu kelimelerin kökeni “yıl” kelimesi ile başladığını farz edersek, yıl kelimesi de bir zaman ölçü birimi ise, ki bu gibi zaman ölçümü genelde göksel irtibatlarla yapılmıştır, yıl kelimesi ve yukarıdaki kelimelerin gök ile alakalı bir anlamları olabilir mi?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir