Zaman Tespiti-1
Şubat 25, 2024
Ben Kimim? – 1
Nisan 8, 2024
Hepsini Göster

Derin Zaman Deneyi

 

 

Yukarıdaki deney, insanın zaman algısını ele alan bir deneydir. Deneyin tam sonuçlarına şuan ulaşamasak da deney bizlere belli başlı sonuçlar sunmaktadır. İnsanın çevre koşullarındaki büyük değişikliklere nasıl adapte olduğu, bu deneyle ortaya çıkmaktadır. Yaşam koşulu değiştiğinde, beyin kendini birlikte yaşadığı insanlarla senkronize etmeye başlıyor. 24 saat olarak bilinen döngü, zamanla 32 saate çıkıyor bu deneyde. Saat ve gün ışığının olmadığı bir yerde, insan zaman kavramını yitiriyor. Bu mağaradaki insanlar için zaman, zamanla daha yavaş akmaya başladı. Bu bulgular mağara deneyinin şimdilik ilk bulguları. Benzeri başka bir deneyde, mağarada 60 gün geçiren bir kişi, 35 gün geçtiğini zannediyordu.

İki kelimenin yan yana gelmesi bizlerde bir çağrışım uyandırdı elbette. Nedir o iki kelime diye soracak olursanız, bu iki kelime elbette mağara ve zaman kelimesi. Bu çağrışım bizi Ashab-ı Kehf’in durumlarının küçük ölçekteki bir deneyi gibi duruyor. Bu vesile ile bu konudaki ve benzeri içeriğe sahip olan ayetlere bir göz atalım istedik.

“Bunun üzerine müteaddin seneler kehifte kulakları üzerine vurduk. Sonra da iki gruptan hangisinin, onların mağarada kaldıkları süreyi daha iyi hesapladığını anlamak için, onları tekrar uyandırdık.”

Kehf Suresi – 11. ve 12. Ayetler

“Böylece biz, birbirlerine sorsunlar diye onları uyandırdık. İçlerinden biri: “Ne kadar kaldınız”? dedi. (Bir kısmı) “Bir gün, ya da bir günden az”, dediler. (Diğerleri de) şöyle dediler: “Ne kadar kaldığınızı Rabbiniz daha iyi bilir. Şimdi siz birinizi şu gümüş para ile kente gönderin de baksın; (şehir halkından) hangisinin yiyeceği daha temiz ve lezzetli ise ondan size bir rızık getirsin. Ayrıca, çok nazik davransın (da dikkat çekmesin) ve sizi hiçbir kimseye sakın sezdirmesin.”

Kehf Suresi – 19. Ayet

Devam ayetlerde “300 yıl kaldılar. Buna 9 daha eklediler” deniliyor. Buradaki 300 ve 309 yıl, yöredeki insanların hesabıyla gibi bir sonuç ortaya çıkıyor ki devam ayette, kaldıkları süreyi Allah daha iyi bilir deniliyor. Buradaki ilginç olan şey ise, 300 yıl uyusalar bile, uyandıklarında geçen süre için, bir gün yahut daha az tabirini kullanmaları. Bu uyku hali, bizlerde, insanın zaman algısının, değiştiren bir duruma yol açtığına dair bir kanaat oluşturuyor. Bir nevi dışarıdaki zamandan bir kopuş hali oluyormuş gibi. Benzeri ayetlerle bu olayı irdelemeye devam edeceğiz.

“Yahut altı üstüne gelmiş bir kasabaya uğrayan kimseyi görmedin mi? “Allah burayı ölümünden sonra acaba nasıl diriltecek?” dedi. Bunun üzerine Allah onu yüz yıl ölü bıraktı, sonra diriltti, “Ne kadar kaldın?” dedi, “Bir gün veya bir günden az kaldım” dedi, “Hayır yüz yıl kaldın, yiyeceğine içeceğine bak, bozulmamış; eşeğine bak ve hem seni insanlar için bir ibret kılacağız, kemiklere bak, onları nasıl birleştirip, sonra onlara et giydiriyoruz” dedi; bu ona apaçık belli olunca, “Artık Allah’ın her şeye Kadir olduğuna inanmış bulunuyorum” dedi.”

Bakara Suresi – 259. Ayet

Bu ayette de benzeri bir durum gerçekleşiyor. 100 yıl ölü kalan bir kişi tekrar diriltiliyor ve ne kadar kaldığı sorulunca; cevap yine benzer; “Bir gün veya bir günden daha az kaldım”. Buradaki fark ise bu süreyi uyku halinde değil, ölü geçirmesi.

“Onları yeniden diriltip hepsini bir araya toplayacağı gün, sanki gündüzün bir saatinden başka kalmamışlar (yeni ayrılmışlar) gibi, aralarında tanışırlar. Allah’a kavuşmayı yalan sayanlar, ziyana uğramış ve doğru yolu bulamamışlardır.”

Yunus Suresi – 45. Ayet

Bu ayette ise gündüzün bir saatinden başka kalmamışlar gibi deniliyor. Burada da farklı bir zaman anlatımı mevcut. Burada bahsi geçen gündüzden kastedilen zaman bizim hesabımızla ne kadar tutar bilemiyoruz.

“O gün ki sur üfürülecek ve mücrimler o gün göm gök mahşeri toplayacağız. «Ondan fazla durmadınız» diye aralarında gizli gizli konuşacaklar. Gidişce en beri benzerleri «bir günden fazla durmadınız» deyince ne diyeceklerini biz biliriz”

Ta-Ha Suresi 102.-103.-104. Ayetler

Bu ayette ise mücrimlerden bahsediliyor. Mücrimler burada farklı bir zaman ölçüsünden bahsediyolar. “Ondan fazla durmadınız”. Bu zaman ölçüsü ilginç geliyor çünkü yıllar önce çok sevdiğim bir büyüğüm;  “Namaz kılanın önünden geçen, kendisine ne kadar günah yazıldığını bilseydi, kırk beklerdi.” Hadis-i Şerif’inden bahsetmiş ve bilemiyoruz bu 40 neye işaret eder? 40 dakika mı? 40 saat mi? 40 gün mü? Diye bir soru yöneltmişti. Ayette geçen zaman ölçüsü ile sanırım Hadiste geçen zaman ölçüsü aynı olabilir-Allahualem-. Her ne kadar mahiyeti tam belli olmasa da, içlerinden yolca üstün olanları ise mücrimlere; “Siz sadece 1 gün kaldınız” diyorlar. İki ayet grubunu daha yorumsuz verip, verdiğimiz ayetlerde daha kolay tespit yapabilmek için bir tablo yapacağız.

“O gün ki saat gelir Kıyamet kopar, mücrimler, bir saatten fazla durmadıklarına yemîn ederler evvel de böyle çeviriliyorlardı. Kendilerine ilim ve iman verilenler de şöyle diyecekler: “Andolsun ki, Allah’ın kitabında takdir edilmiş olan tekrar dirilme gününe kadar kaldınız. İşte bu, dirilme günüdür. Fakat siz bunu bilmiyordunuz.”

Rum Suresi 55.- 56. Ayetler

“Allah, yeryüzünde kaç yıl kaldınız? diye sorar. “Bir gün veya daha az bir süre kaldık, sayanlara sor” derler. (Allah) buyurur ki: Sadece az bir süre kaldınız; keşke siz (bunu) bilmiş olsaydınız!”

Mu’minun Suresi 112.-113.-114. Ayetler

 

 

 

Ayet

Cevap Veren

Cevap

 

Mu’minun 111-112-113

 

Tartısı hafif gelenler

 

1 gün veya daha az

Mu’minun 111-112-113

Allah

Pek az bir süre

Rum 55-56

Mücrimler

1 saatten fazla durmadık diye yemin ederler.

Rum 55-56

İlim ve İman verilenler

Dirilme gününe kadar kaldınız

Taha 102-103-104

Mücrimler

Ondan fazla durmadınız

Taha 102-103-104

Gidişçe/yolca mücrimlerden üstün/beri olanlar

Sadece 1 gün kaldınız

Yunus 45

Allah (söyleyen Allah ama söylenen zümre net değil gibi)

Gündüzün 1 saatinden başka kalmamışlar gibi

 

 

Bu tablodan şu çıkarımı yapabiriz. Mücrimler iki farklı cevap veriyorlar. Bu iki süreden kasıt aynı süre olabilir-Alahualem-. Yani 10 dan fazla durmadınız ifadesi, yine mücrimlerin ifadesi ile 1 saate denk geliyor olabilir. Buradan hareketle Hadis-i Şerif’te ki 40 zaman ölçüsü 4 saate denk geliyor olabilir lakin bunun net tespiti elbette zor çünkü bizim ölçümüz ile kastedilen zaman farklı olabilir ki bu da şu ayeti hatırlatmakta.

“Semâdan Zemine (yukarıdan aşağıya) emri tebdir eder, sonra da o ona urûc eyler: bir günde ki mikdarı sizin sayınızdan bin sene eder”

Secde Suresi – 5. Ayet

Ayette geçen 1000 yıl kavramını da direkt olarak alamıyoruz aslında. Zira zaman sadece Dünyada akmıyor. Bunun yanında ayetlerde geçen yıl kavramı, Hint Tradisyonunda çok büyük ölçeklerde genişliyor. Bu genişleme için şu linkteki yazıya göz atabilirsiniz.

Gece Var Geceden İçeru

Bu sebeple tam tespitte zorlanıyoruz. Belki de unutulmuş bir takvimciliğin mevcut olduğunu, Teosofi öğretilerinin bu bilgilerin kırıntısı, değiştirilmiş parçaları veyahut çarpıtılmışlarını takip ediyor olabilirler veyahut belli başlı tahminlerine karşın ve 30. Sure(Rum Suresi) 55. Ayette kendilerine ilim ve iman verilmiş olanların bu bilginin aslına sahip olduklarını anlıyoruz. 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir