Ben Kimim? – 1
Nisan 8, 2024
Kötülük Problemi – 2
Nisan 26, 2024
Hepsini Göster

Kötülük Problemi – 1

Kötülük olgusu insanı üzerine düşünmeye iten bir olgudur. Çok çeşitli tanımları yapılan kötülük, daha çok kötü olan şeyler üzerinden tanımlanır. Kötülük kavramını daha çok kötü olan şeylerden hareketle tanımlamak mümkündür. Bu anlamda kötülük, ‘fiziksel engel ve acı, zihinsel engel ve ıstırap, psikolojik rahatsızlıklar, karakter bozuklukları, adaletsizlik, doğal afetler ve ahlaki kötülük’ kavramlarını kapsar niteliktedir. Bu tanımlamaları yapan yine insanın kendisidir. Dolayısıyla bu tanımlar insan merkezli ve insana göre yapılan tanımlardır. Bu tanımlar ve çeşitli kötülük tanımlamaları ile sorulan sorularla birlikte kötülüğün kaynağı hep aranıla gelmiştir. Sorulardan birisi de Tanrı varsa kötülük neden var? sorusu olmuştur. Bu yazımızda bu konuya değineceğiz ve kaynağa doğru gitmeye çalışacağız.

Kaynak arayışında elbette sorumuz ilk kötülük nedir sorusu olacaktır? Bu soruyu sorduğumuzda veyahut geçmişte sorulduğundan Şeytan ile ilgili cevaplar verilmiş ve kötülüğün kaynağı olarak Şeytan ilan edilmiştir ama bu türden cevaplar bizi son derece yanlışa iter ve Şeytanı ilahlaştırıp dualizme vardıran bir cevap olur. Bu yanlıştan dönerek şu soruya yönelebiliriz. Şeytandan önce kötülük yok muydu? Bakara suresindeki “yeryüzüne halife yaratacağım” denildiğinde Meleklerin sorusundan anlıyoruz ki, şeytandan önce de kötülük vardı. Melekler “yeryüzünde kan döküp bozgunculuk yaratacak birini mi yaratacaksın?” diye soruyorlar ayette. Daha öncesinde kötülük hiç olmasaydı ya da yaşanmasaydı bunu nasıl bilebilirdi Melekler. Şeytan kötülük kronolojisinde sonradan gelen, Ben-i Adem’in döneminde kötülük makamını temsil eden biri gibi görünüyor. Kur’an’ın kozmik kronolojisinden anlaşılacağı üzere kötülük, şeytandan öncede var. Şeytanın kötülüğü icat ettiğine dair bir ayette yoktur Kur’an-ı Kerim’de. Bu olguya daha derin bir kök bulmamız gerekir. Bu sorun felsefe tarihinde kurcalamıştır. Bu konuyla alakalı semboller, mitlerde vardır. Kötülüğün kaynağının sebebi, kökeni meselesi.

Köken arayışına gelirsek; Yaratıcı mutlak hayırdır. Kötülüğün olabilmesi için bir ayrılma hali gerekiyor. Başka bir benliğin oluşması, bir seçim hakkının oluşması gerekiyor. Mevhum kötülüğün, en azından ortaya çıkabilmesi için, özgür iradenin olması gerekiyor. Böylelikle ilk özgür iradenin kullanılması ile ortaya çıkıyor. İlk yapılan iyilikle birlikte, kötülük de, tercih edilmeyen bir mevhum(gerçek olmayıp varsayılan, var diye düşünülen) olarak ortaya çıkıyor. İlk vücudu olan şey, varlığı olan şey iyilik; bu var oluş safhası itibarı ile de böyledir. Var oluş safhası itibarı ile yapılan ilk şey iyilik ama iyilik bu sefer irade ile yapılıyor. Dolayısıyla kötülük, tercih edilmeyen olarak ortaya çıkmış oluyor. O güne kadar, kötülük yapma imkanı yok. Peki tercih edilmeyen şey nasıl ortaya çıkıyor? tercih edilmemesi itibariyle, yokluktan ortaya çıkıyor. Risalelerde bulunan şu söylemi burada hatırlatmakta fayda var; “kötülüğün ademi olması”. Yani kötülüğün doğasının yokluk olması. Buradaki yokluk, kötülüğün varlığının kendinden olmaması.

Yin Yang sembolünde siyah, ışığın olmamasını, kesilmesini temsil ediyor. Dolayısıyla pasif bir şekilde kendisini ifade ediyor. Yani kendisi bizatihi var olan değil, varlığının bağlı olduğu iyiliğin olmaması olarak ortaya çıkıyor. Bağımlı bir varlığı var kötülüğün. Yin Yang sembolünde beyazın içinde siyah bir nokta var, siyahın içinde de beyaz bir nokta var. İyilik, kötülüğe sebep olmakla birlikte ya da onun bir sonucu olarak yahut aynı anda sebep olduğu için, kötülüğün bilgisine sebep oluyor. Bu noktada buna iyilikteki mevhum kötülük diyoruz, sanki varmış gibi ama Hakikatte olmayan. İslami literatürde buna şer bilgisi diyoruz. İyilik şer bilgisi ile tamam olur. Tamamlayıcı bilgi şer bilgisidir. Salih kullar müstesna buyurulur ayette(Şeytan çoğunu şükredenlerden bulamayacaksın dediğinde, Salih kullar müstesna ayeti). Salih kullar, şerri bilir ama işlemez ve buna karşı önlem alırlar.

Siyah noktada, beyaz nokta olmasının sebebi ise kötülüğün kendi kaynağını bilmesi ile alakalıdır. Yok hükmünde, tam yok olacaktı, o da kötülükteki iyilik bilgisi gibi oluyor yani varlığının kendinden olmadığını biliyor. Dolayısıyla Bu ikisi birleştiği zaman, insanlık draması ortaya çıkıyor. Bir bakıma bütün yaratılma, yaratılmanın bütün hikmetini özetleyen bir semboldür Yin Yang.

2 Comments

  1. Musa Deliorman dedi ki:

    Evvele güzel bir yolculuk oldu teşekkür ederiz. Aynı şekilde “cehennemin şer olduğunu nerden biliyoruz?” sorusu da farklı bir bakış sağlamıştı. Yani makine bozulduysa tamir edilme durumu neden şer olsun? Yani neye iyi neye kötü denildiği dediğiniz gibi insana göre yapılan tanımlar. Ama iyi gözüken “seçip yapma” hali bile bir ayrılma ve hatta ilk kötülük olabiliyor.

    • Ömer Tahir Karahanlı dedi ki:

      Musa Bey;
      Yaratılış ile başladığımız yazı dizimize silsileyi takip etme ve nispetler perspektifi açıklamaları ile devam edeceğiz ve bahsettiğiniz “cehennem perspektifi” gibi konuları da ele alma gayreti göstereceğiz inşallah. Bahsettiğimiz üzere bu konuda felsefe tarihi de olmak üzere hepsi insanın merkezde ve insana odaklı tanımlamalar. Bu konuda yön tayinleri de benzeri bir bakış açısıyla meydana geliyor. Sağ ve sol, kuzey ve güney. İlerleyen yazılarımızda değineceğiz inşallah. Sağlıcakla kalın…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir