Dünya – Samsara – Oyun döngüsü
Ağustos 22, 2023
Uzay-1
Şubat 18, 2024
Hepsini Göster

21. Yüzyıl Mitolojisi

Eski Yunanlarda logos ve historiaya ters düştüğü için mythos terimi gerçek olmayan her şeyi belirtmeye başlamıştır. Sonraları, doğrulanamayan, geçerli olmayan her şeyi, yalan ya da hayal alanına itmiştir. Mitoloji, eski masalsı, bir anlamda sihirli zamanlarda geçen günümüz materyalist düşünceye karşı birçok farklı doğaüstü varlığın olduğu yaratılış yahut kahramanlıkların anlatımıdır.

Mit, doğaüstü varlıkların eylemlerinin öyküsünü oluşturur.

*Öykü kesinlikle gerçek (çünkü gerçeklerle ilgilidir) ve kutsal(çünkü Doğaüstü Varlıklar tarafından yaratılmıştır.) olarak kabul edilir.

Mitolojiden bahsedildiğinde karşımıza iki farklı kavram çıkmakta. Bunlar gerçek öyküler ve yalancı öyküler. Gerçek öykülerden kastedilen mitlerin bizzat kendisidir; zira mitin yaşanmakta olduğu toplumlar olayları gerçek kabul ediyorlardı.

Kızılderili Pawneeler gerçek öyküler ile yalancı öyküleri birbirinden ayırırlar. Gerçek öykülerde dünyanın kökeni ile alakalı olanları en başa koyarlar. Bu öyküdeki kişiler Tanrısal, Doğaüstü, göklerle alakalı ya da yıldızlarla ilgili varlıklardır. Bu öykülerin ardından, ulusal kahramanın öyküleri gelir.

Yukarıdaki alıntılar, geçmiş yazılarımızda parça parça verdiğimiz mitoloji tanımlarından bir derlemedir. Her ne kadar yetersiz olsa da belirli açıdan fikir verir. Bu tanımlara bazı noktalarda katılmadığımızı belirtmiştik. Burada tekrardan birkaç örnek vereceğiz bu konuda.

Öncelikle bu tanımları yapan bu çağın insanı yani modern insan. Bu tanımlardaki Tanrılar, Doğaüstü Varlıklar, sihir gibi kavramlar modern insanın bakışı ile tanımlanmıştır. En nihayetinde kendi bakışı ve dünya görüşü çerçevesinde bu tanımları yapmıştır. Kendi kabul ettiği doğanın dışındaki her olay için doğaüstü yakıştırmasını yapmıştır. Bu konuda daha önce verdiğimiz Dinozor örneğini tekrardan hatırlatmak faydalı olacaktır. Bu denli büyük cüsseli hayvanların yaşadığına dair bit mit olsa, bu hayvanlar kesinlikle reddedilecek ve bu mitte masal, hikaye kategorisine itilecektir. Buradan hareketle Tanrılar kavramında da şöyle bir yanlışlık var. Mitlerdeki Tanrılar ile Ulu Yaratıcı Baş Tanrı karıştırılıyor yahut aynıymış gibi algılanıyor. Bu ikisini birbirinden ayırmak gerekir. Mitlerdeki Tanrılar antropomorfolojik tanrılardır. Yunan mitolojisi özelinde Herkül, Hades gibi insani özelliklerin yanında ölümsüz ve güç sahibi olan Tanrılardır(bu noktada bir not olarak: Sana ebedilik ağacını ve hiç yok olmayacak bir saltanatı göstereyim mi? Sorusunun vücut bulmuş prototipleri gibi sunuluyor. Hiç bitmeyecek olan saltanat bugün mit olarak anlatılıyor da olabilir). Bu Tanrılar ile Tek olan aynı değildir. Bu tanrılar birçok politeist inançlarda kendilerine yer bulmuşlardır.

Yaptığımız bu girizgahtan sonra asıl konumuza başlayabiliriz.” Tarih efsaneleşti, efsaneler mit oldu”. Bu sözden hareketle aklımıza gelen soru şu oldu; “Acaba 21. Yüzyıl Mitolojisi nasıl olurdu?” Bundan 1 milyon yıl sonrasında, günümüzün bir hikayesi, bir mitolojisi aktarılacak olsa, bu mitolojide hangi hikayeler yer alır ve nasıl bir mitoloji anlatılır?

Bu soruya cevap aramak, mitoloji tanımlarına uygun nitelikteki olayları ele almak şeklinde olacak. Bu elbette kaba bir yaklaşım sayılsa da ana hatlarıyla mitoloji olmaya namzet olayları eklemeye çalışacağız. Bunu yaparken gözden kaçıracağımız, atlayacağımız olaylar olacak elbette, kimi noktada varsayımsal eklemelerimiz olacak.

Her ne kadar konu başlığımız 21. Yüzyıl olsa da zaman skalamızı biraz daha geniş tutacağız. İlk olarak kahraman arketipinden başlayacağız. Kahraman arketipinde, uygarlaştırıcı baş kahraman, savaşçı-kral gibi arketipler mevcuttur. Bu noktada yakın tarihteki krallara baktığımızda bu krallardan hemen hemen hiçbirini 21. Yüzyıl Mitolojisine dahil edemiyoruz. Buna sebep herhangi bir “doğaüstü” olay taşımamaları ve yaptıkları savaşlar mitik bir değerden yoksundurlar. İncelediğimiz mitlerde de iki ülke arasındaki güç savaşı mite girmemiştir. “21. Yüzyıl mitolojine girebilecek herhangi bir kahraman arketipine, namzet bir kahraman yahut Tanrı miti yok mudur? Bu konuda iki kişiyi aday gösterebiliriz. Bunlardan birisi Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa(sav), diğeri ise İsa(a.s). Ne sebeple bu iki isim mitolojiye girer derseniz, iki isim de “doğaüstü” birer hikayeye sahiptirler. İsa(as)’ın yaşamında  virgin birth(babasız doğum), ölüleri diriltme gibi mucizeler vardır. Peygamber efendimiz (sav)’in hayatında ise ellerinden su akıtması, miraç hadisesi, Ay’ı ikiye yarması gibi birçok mucize vardır. Bu saydığımız mucizeler mite girmeye adaydır. Bugünün mit yorumlama mantığıyla gelecekten(örneğin 1 milyon yıl sonrasından) bu iki peygamberin durumunu inceleyeceğiz. Burada zikredilen iki peygamber de doğaüstü olaylarla dolu yaşamları olmuştur. Bu sebeple bahsettiğimiz mite bu iki peygamber 1 milyon sene sonra uygarlaştırıcı kahraman diye de adlandırılarak anlatılabilir.

Şimdi bu oluşturacağımız mitte ana hikaye ne olabilir, ona göz atmaya çalışacağız. Bu konuda 1. Dünya Savaşı ve 2. Dünya Savaşı akla gelebilir lakin bu iki savaşta mitik bir olay değeri taşımaktan çok ülkeler arasındaki güç savaşıdır. Mitik hikayede inanca dair öğeler de bulunmalı. Bu cümleden sonra cihad seferleri veyahut haçlı seferleri bu kategoride ele alınabilir mi dersek, bu saydıklarımız da girmez. Bunlar da temelinde herhangi bir doğaüstülük taşımazlar.Peki bu oluşturmaya çalışacağımız mitin ana hikayesi ne olacak? Denilirse; bu noktada tahminimiz Robotlaşma ve bunun devamındaki olaylar olacaktır diye bir tahminimiz var. Önceleri fakelore(sahte bilgi/hayali hikaye ,uydurma) olarak karşımıza çıkan hikayelerin(Batman, Superman), yavaş yavaş folklore dönüşümünün şafağında bulunuyoruz. Yakın gelecekte robotlaşma ve posthuman projeleri bizleri bekliyor. Bunun yanında Deccal gibi dehşetengiz bir karakter de sahneye çıkacak. Elbette buna karşılık Mehdi(as) da zuhur edecek. Deccal ve Mehdi(as) ve iki taraf arasında zuhur edecek bir var olma savaşı, mücadelesi muhtemelen bizlerin yani 21. Yüzyıl Mitolojisinin ana metnini oluşturacak ve bir sonraki nesle tarih olarak aktarılacak. Bir sonraki nesile tarih olarak anlatılacak olan tarih zamanla efsaneleşecek ve sonunda bir mitolojiye dönüşecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir